(Hilmi Yıldız)
Geyve, Taraklı ve Pamukova bölgeleri bana hep yakın gelmiştir.
Mevki, yer hatta bazı köy isimleri bile aynı benim memleketimle.
Evleri, insanları, yaşam tarzları ciddi benzerlik gösterir.
Kader de bu bölgede yaşama, çalışma fırsatı verdi.
1999 sonrası aktif olarak Pamukova ve Geyve'de görev yaptık.
Anılarımız oldu.
Hala aradığımız ve arandığımız dostluklarımız var bu bölgede.
***
Bundan sonra bu bölge ile ilgili bir yazı dizisi düşündüm.
Bu yazı dizisinde bu bölgedeki dostlarımızı,
Kimseyi sorumlu tutmadan
Yaşadığımız olayları yazmayı planlıyorum.
Yani bu bölgede benim yaşam çizgimle kesişmesi olanlar yer alacak.
Unuttuklarımız...
Olur da hatırlatılırsa,
Hatamızı telafi ederiz.
Hafıza-i beşer nisyan ile malüldür
***
İlk olarak rahmetli Hilmi YILDIZ'ı yazmak istiyorum.
Depremden önceki yıllardı.
Pamukova'nın Tevikiye köyünde
Bir bahçeli ev yapmaya niyetlendik.
İnşaat malzemesi satanları tanımayız.
Bu konuda tecrübemiz yok.
Alifuatpaşa'da Hilmi Yıldız'ı tarif ettiler.
Kendimizi tanıttık.
Malzeme siparişini verdik.
Az da para verdik.
Geri kalanı...
Senet, çek, kart.. Yok.
Dediği söz:
"Doktor güle güle."
"Daha malzeme lazım olduğunda telefon et yeter."
***
İnşaat bayağı ilerledi.
Bir kurban bayramı öncesiydi.
Kalan borcu ödemek için Hilmi Yıldız'ın dükkanına gittim.
Çayımızı ısmarladı.
Konuyu açtım.
"Hilmi ağabey şu borcu kapatalım" dedim.
Dik dik yüzüme baktı.
Sonra yüzünde bir tebessümle,
"Doktor, bayram öncesindeyiz."
"Sana para lazım olur."
"Şimdi git sonra hesaplarız" dedi.
Param cebimde hazırdı.
Beni fakir onu da zengin etmezdi belki.
Ama yapılan bu hareketi unutmam mümkün olamazdı.
***
Yıllar sonra bile,
Bu nesli tükenmeye yüz tutan esnaflığı,
İnsan sarraflığını, yürek tokluğunu
Dost sohbetlerinde anlatmaktan büyük zevk alırım.
Şimdilerde evlatları,
Bizi baba dostu bilirler.
Zaman zaman onlardan olan isteklerimde
Rahmetlinin hatırı var diye geri çevirmezler.
Rabbim rahmetiyle muamele etsin Hilmi ağabey.